2016/17 yılında birincisi uygulanan Hamle bu yıl ikinci kez uygulanacak. Geçen yıl önümüze koyduğumuz hedeflere kısmen ulaştığımızı tespit ediyoruz. Bunu öznel olduğu kadar nesnel nedenleri de var. Bu yıl II. Hamle döneminde bu eksikliklerimizi tamamlamayı önümüze hedef olarak koymaktayız.
Geçen yıl I. Hamle hedeflerimizi hatırlayalım;
Bir: Likidasyonu kırma sürecinde yaratılan nitel gücü nicel güce yükseltmek.
İki: Partiyi gençlik ile bağlamak, Fabrikalarda kaleler oluşturmak.
Üç: Yığınsal, savaşkan, legal bir Türkiye Komünist Partisi yaratmak ve Türkiye’nin politikasına müdahil olacak bir güç durumuna yükselmek.
İlk iki alanda somut gelişmeler sağlamış durumdayız, ancak yeterli olmadığını da biliyoruz. Bu iki alanda gelişmenin duracağı bir son durak yok. Sürekli ve kalıcı olarak üzerinde çalışılması ve saptanan hedeflerin gerçekleşmesi sonucunda yeni hedefler belirlemenin gerekli olduğu aşikar. Ulaşılan niteliği niceliğe dönüştürme görevi diyalektik olarak önümüze bu sefer de nicel gücü tekrar nitel olarak geliştirme görevini koyuyor. Bu kısır bir döngü değil, gelişmenin, ilerlemenin sonucudur.
Üçüncü alanda hedeflerimize ulaşamadığımızı tespit ettik. Bu tek başına çalışmalarımızın ve hazırlıklarımızın başarısızlığı ile açıklanamaz. Bu hedefe ulaşmanın farklı yolları vardı ve organlarımız bir yola yoğunlaştı. Bu yol da dışarıdan yapılan müdahale sonucunda hedefine ulaşmadı. Bunun üzerine bu süreçte ihmal edilen diğer mekanizmalar tekrar güncelleştirildi ve uygulamalara ağırlık verildi. Bu konuların ayrıntılarına burada girmemiz mümkün değildir. Ancak, bu çalışmalarda görev alan yoldaşlarımız ve parti temel örgütlerimiz yürüttükleri çalışamaların içeriğine ve niteliğine hakimler.
Gerek birinci hamle sürecinde, gerekse de onu takip eden süreçte çıkardığımız en temel sonuç, önümüze koyduğumuz hedeflere ulaşabilmenin tek yolunun parti temel örgütlerinin düzenli ve tüzük ilkelerine göre çalışmasının sağlanması olduğudur. Tek tek yoldaşlarımızın niteliksel gelişimi de bu nitelikte bir örgüt çalışmasının uygulanmasına bağlıdır. Temel parti örgütü işleyişi dışında kollektif çalışma ve kişisel sorumluluk ilkesini başarıyla uygulamak mümkün değildir.
Parti çalışmalarının genel anlamda gelişmesi de yine tek tek temel parti örgütlerinin ve tüm yönetici organların düzenli çalışmasına bağlıdır. Parti örgüt yaşamını temel parti örgütü içinde yaşamayan, parti çalışmasına gerekli katkıyı temel parti örgütünde tartışıp alınan kararlar sonucunda gerçekleştirmeyen yoldaşlarda bireysellik, artizanlık, ukalalık ve çok bilmişlik eğilimleri geliştiği gibi, parti disiplinine uyma oranı da sürekli düşmektedir. Bu nedenledir ki komünist olmak komünist partide örgütlü olmak demektir. Örgütsüz komünist olamayacağı tespitini ve bu konudaki eksiklikleri bizzat çevremizdeki pratikte yaşıyoruz.
Bu yıl II. Hamle döneminde ağırlık vereceğimiz temel görevler bir taraftan bu eksikliklerimizi gidermek, diğer taraftan ise belirlenen yeni görevleri yerine getirmek olacaktır. Yeni görevleri tarif etmek fabrikalar, işyerleri, semt ve mahallelerde parti örgütlenmesini geliştirmektir. Yeni temel parti örgütleri kurmaktır. Bu görev aynı zamanda önümüze parti içi eğitimi ve kadrolaşmayı geliştirmeyi de koyuyor.
Yasal alanda daha etkin çalışma yöntemleri geliştirmek ve varolan doğal çevremizi kucaklamak, onun ötesinde de geliştirme konusu çözülmesi gereken diğer bir konudur. Bu konuda birkaç farklı görüş parti örgütü içinde tartışılmaktadır. II. Hamle sürecinde bu tartışmayı verimli olarak sonuçlandırmak ve çıkacak sonucu karara dönüştürüp uygulamayı ön görüyoruz. Burada sözünü ettiğimiz hali hazırda yürümekte olan farklı yasal alanlarda (partiler, sendikalar, demokratik örgütler, dernekler, kooperatifler, meclisler v.b.) yürüyen çalışmalar değildir. Söz konusu olan partimizin bağımsız yasal çalışmalarının şekillendirilmesi konusudur. Bu çalışma konspiratif çalışmanın önüne konacak bir yöntem değil, konspiratif çalışmayı tehlikeye atmadan, konspiratif alanda yürütülen çalışmaların yasal alanda ürünlerini değerlendirmek için gereklidir.
Özetlemek gerekirse, bir yandan tüm özellikleri ve gereklilikleri ile konspiratif omurgayı koruyup geliştirirken, bu çalışmanın sonuçlarını konspiratif olmayan alanda toparlama görevidir. Bu konuda eksiklerimiz olduğunu ve onları aşmak zorunda olduğumuzu tespit ediyoruz.
Tüm Parti Örgütlerimize, Yönetici Organlarımıza, Parti Kolektiflerine ve Yoldaşlarımıza;
Türkiye Komünist Partisi bugünlere büyük bedeller ödeyerek gelmiştir. Partimiz bir anlamda sınıf savaşımı içinde toprağa düşen yoldaşlarımızın omuzlarında yükselmiştir. Burjuvazi her dönemde partimizi yok etmeye çalışmış, öldürücü darbeler vurmuş, çalışmalarımızı geriletmiş ama tüketememiştir. 97 yıllık parti yaşamının, parti tarihimizin dersleri ışığında yarını kurmak, sınıf düşmanlarımıza aradıkları fırsatları vermemek için çelik gibi bir yapıya ihtiyacımız vardır. II. KADRİ EROL YOLDAŞ KOMÜNİST HAMLESİ bu amaçlarımıza uygun olarak parti örgütünü yapılandıracak, politik olarak etkin ve müdahil bir TKP’nin yolunu açacak bir mücadele kesiti olsun.
Mustafa Suphi’den, Kadri Erol yoldaşa kadar, işçi sınıfının davası için gözünü kırpmadan canını veren tüm yoldaşlarımızın uğrunda can verdikleri hedefleri gerçekleştirmek için II. KADRİ EROL YOLDAŞ KOMÜNİST HAMLEMİZ parti tarihinde yeni bir sayfa olsun.
Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komitesi Sekreterliği
10 Ekim 2017