15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin 50. Yılında Yeni Direnişler İçin İleri!

Türkiye Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin 12 Haziran 2020 Tarihli Açıklaması

15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin 50. Yılında Yeni Direnişler İçin İleri!

Türkiye Komünist Partisi

Adalet Partisi’nin girişimi ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin desteğiyle özünde DİSK’in güçlenmesini engellemeye ve hatta kapatılmasına neden olacak yasa değişikliği Meclis ve Senato’dan geçtikten sonra işçi sınıfı demir yumruğunu ülke gündemine indirdi. 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi budur. Burjuvazi ve iktidarı işçi sınıfının ülkede genel direniş ilan etmesi ile geri adım atmak zorunda kaldı. Onaylanan işçi düşmanı yasayı iptal etti. 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin niteliksel tarihi önemi budur.

Onbinlerce işçinin fabrikalardan akın akın yürüyüşe geçmeleri, sendikal konfederasyon farkı gözetmeksizin dayanışma içinde birlikte eyleme çıkmaları işçi dayanışmasının eşsiz örneklerinden biridir. Niteliksel olarak bu nokta yakalandığı için, niceliksel olarak bu güç yaratılabilmiştir. Burjuvazi tedirgin olmanın da ötesinde ürkmüştür ve bu gücün karşısında geri adım atmıştır. Neki, burjuvazi intikamcıdır, unutmaz… Bu tarihsel direnişin intikamını kendi açısından 12 Mart 1971 faşist askersel darbesi ve uyguladığı katliamlar ile almıştır.

15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi, o dönemde sınıf hareketi için eyer alan tüm devrimci ve demokratik siyasal güçlerin ortak hareketi, pratikte oluşan eylem birliği ile başarılmıştır. DİSK etrafında kenetlenen ve destekleyen tüm devrimci güçlerin birlikte bir hedefe yöneldiklerinde neyi başarabilecekleri egemen sınıfları, burjuvaziyi korkutan belirleyici etmen olmuştur. Burjuvazi, devrimci güçlerden intikamını alırken bu etmeni merkeze koymuştur.

Burjuvazi devrimci güçlerin üzerine bu denli sert giderken aynı zamanda 1974 yılından itibaren ülkede gelişen devrimci güçlerin yığınsallaşması ve mücadeleyi yükseltmelerinin koşullarını da yaratmıştır. Türkiye Komünist Partisi’nin 1973 Atılım’ında da gerek 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin ve de gerekse 12 Mart faşizminin uygulamalarına tepki ve bunların bütününden çıkarılan dersler vardır.

Günümüzde işçi sınıfı çok daha ağır baskı ve sömürü koşulları altında yaşamaktadır. Sendikal örgütler neredeyse işlevsizleştirilmiş, bölünmüş ve mücadele yetenekleri sınırlandırılmıştır. Siyasal alanda, 12 Eylül faşizmi ve Sosyalist ülkelerde yaşanan karşı-devrim sonucunda sınıfın siyasal örgütlenmesi yetersizlikler içermektedir. Parlamenterizm, legalizm ve reformizm işçi sınıfının sendikal ve legal siyasal örgütlenmelerinde bir gelenek haline dönüşmüştür. Adlarında “sol”, “sosyalist” ve hatta “komünist” ibaresi taşıyan legal partiler işçi sınıfından kopuk birer küçük-burjuva, aydın kulüpleri niteliğindedir.

Sınıf hareketi içinde bir zehir gibi yerleşen parlamenterizm, legalizm ve reformizm eğilimlerini aşmak, onları etkisiz kılmak ancak işçi sınıfı içinde kök salmış sınıfın politik örgütünün güçlenmesi ile mümkündür. Türkiye Komünist Partisi bu amaçla örgütleniyor, işçi sınıfı içinde bağlarını güçlendirme görevini en başa koyuyor. Bugün, Kürt ulusunun eşit hakları ve özgürlüğü ile Türkiye işçi sınıfının kurtuluşu mücadelesi arasındaki bağı doğru bir biçimde kuramayan, TC ideolojisinin esiri durumuna düşen hiç bir hareket, işçi sınıfının mücadelesine politik önderlik görevini yerine getiremez.

15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi’nin 50.yılında, işçi sınıfımızın, ezilen yoksul halklarımızın savaşsız ve sömürüsüz bir düzen mücadelesinde sonuç alıcı yeni direnişler geliştirmeleri işçi sınıfının politik örgütlenmesinin işçi sınıfı içinde kök salması ve birleşik devrimci mücadelenin yükseltilmesi ile mümkün olacaktır. Türkiye Komünist Partisi bu amaç için örgütleniyor ve mücadele ediyor.

Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komitesi
12 Haziran 2020