Kürdistan’da Kayyumları Geri Alacağız, Türkiye Genelinde AKP-MHP Blokuna Kaybettireceğiz!

Türkiye Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin 10 Mart 2019 Tarihli Açıklaması

Kürdistan’da Kayyumları Geri Alacağız, Türkiye Genelinde AKP-MHP Blokuna Kaybettireceğiz!

Partimiz 10 Şubat 2019 tarihli MK açıklamasında, "Yaşananlar, iyi çalışılırsa rejime darbe vurulabilineceğine işaret ediyor” tespitini yapmıştı. İl, ilçe ve bölgelerden gelen haberler bu yönde gelişmeleri doğruluyor. Yoldaşlarımız, il ve ilçelerde, özellikle yerel mahalli çalışmalarda halkın nabzını tutuyorlar ve edindikleri bilgiler ile sonuçları parti merkezimize aktarıyorlar.

Kürdistan’da aşırı derecede bir özel harekatçı ve asker baskısı var. Kayyum ile yönetilen belediyelerde kirli hazırlıklar olduğu takip ediliyor. Seçmenler kaydırılıyor, Suriye, Irak ve Afganistan göçmenlerine TC kimliği ve paralar veriliyor. Bölgede özellikle HDP’nin oy oranının yüksek olduğu ilçelerde ve illerde sıkı güvenlik önlemleri altında yürütülen hummalı bir faaliyet gözleniyor.

Batı metropollerinde, CHP’nin başkanlığında bulunan fakat AKP ile oy oranları arasında uçurum olmayan ilçelerde AKP örgütleri devlet kurumlarının da yardımı ile seçmen kaydırması gerçekleştiriyorlar. Özellikle, İzmir, İstanbul, Bursa, Mersin, Adana ve Ankara’dan gelen bilgiler bu yönde.

Bir diğer hazırlık da, gerek batıdaki kritik metropol ilçelerinde ama özellikle HDP’nin çok güçlü oy oranı olan fakat nüfusu az olan ilçelerde ve illerde “görevli” belgesi ile polis ve askerlere oy kullandırma hazırlıkları. Bindirilmiş kıtalar olarak kritik merkezlere indirme yapılması bekleniyor.

Cumhurbaşkanı il ve ilçelerde meydan meydan dolaşarak kendisine oy istiyor. Bir anlamda kendi vekili olarak belirlediği belediye başkan adaylarını sadece tanıtıyor. Söylemleri kışkırtıcı, suçlayıcı ve gerginlik yaratan bir nitelik taşıyor. Neredeyse konuşmalarının yarısını HDP’ye ayırıyor. HDP’nin seçim stratejisi kendisini ve TC devletini rahatsız ediyor. HDP’nin batı metropollerinde aday çıkarmama kararının yarattığı rahatsızlık her söylemine yansıyor. CHP’yi de aynı konuda vurmaya çalışıyor.

Erdoğan, Bahçeli ve Soylu’nun toplumu germeye ve bölmeye yönelik söylemleri, basına konan ambargo devlet ve iktidarın tedirgin olduğunun işaretidir. Özellikle son günlerde ürettikleri “beka” söylemi onların telaşlarını daha da açık etmektedir. Sözünü ettikleri beka kendi bekalarıdır, TC’nin milliyetçi, ırkçı, bölücü anlayışının bekasıdır. Bu “beka”’nın Türkiye ve Kürdistan halklarının, işçi, emekçi ve yoksulların bekasıyla alakası yoktur.

Bugün siyasi tercihleri ne olursa olsun, AKP ve MHP’ye oy verenler dahil, işçi, emekçi ve yoksullar arasında yığın çalışmasını örgütleme zamanıdır. Özellikle büyük metropollerde göç sonucu oluşan yeni işçi yatağı ilçeler bugün orada yaşayanların asıl düşmanı AKP’nin oy depoları durumundadır. Bu durum değişmelidir.

Sosyalizm için mücadele etmek bugün demokrasi için en geniş güçler ile birlikte, düşmanı en hassas noktasından vurmak için savaşımı pratikte örgütlemektir. AKP-MHP ve onların müttefikleri karşıtı tüm güçler aynı hedefe yönelmeli AKP ve MHP’ye kaybettirmelidir. Bu mücadeleyi bölecek her söylem, tavır ve eylem MHP destekli AKP - Saray rejiminin değirmenine su akıtmak ile eş anlamlıdır.

“… Demokrasi uğruna savaşımın, proletaryanın dikkatini, sosyalist devrimden başka yöne çekeceğini, ya da bu devrimi gözden gizleyeceğini, ikinci plana iteceğini v.b. sanmak büyük bir yanılgı olur. Tam tersine, nasıl ki tam demokrasiyi uygulamayan sosyalizm başarılı olamazsa, aynı şekilde, proletarya, demokrasi uğruna, bütün alanlarda tutarlı bir devrimci savaşım yürütmeden burjuvaziyi yenilgiye uğratamaz. …” (Sosyalist Devrim ve Ulusların Kendi Kaderlerini Tayin Hakkı - Tezler - V.İ.Lenin, Tüm Eserler, Almanca, Cilt 22, S. 144-159, Dietz Verlag, Berlin, 1960)

31 Mart 2019 Mahalli İdare Seçimleri’ne bu anlayışla yaklaşıyor tüm yoldaşlarımızı ve bizi destekleyen dostlarımızı bu uğurda seçim öncesi son üç hafta ve özellikle seçim günü, gecesi ve ertesi, resmi sonuçlar açıklanana kadar yorulmak bilmeden çalışmaya çağırıyoruz.

Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komitesi
10 Mart 2019